BU ŞEHİR İFLASIN EŞİĞİNDE BU ŞEHİR İFLASIN EŞİĞİNDE


Alanya Belediyesi Mutfak Kültürü Evi’nde gerçekleştirilen toplantıda ilk sözü alan Kaymakamı Fatih Ürkmezer, “İki haftadır gündemde olan Hamdullah Emin Paşa Vakfı ve Cumhuriyet Eğitim Vakfı’ndan yapılan açıklamayla ilgili bir bilgilendirme yapmak istedik. Alanya Kaymakamıyım ama en önemli görevlerimden birisi de Hamdullah Emin Paşa Vakfı’nın başkanlığını yürütüyorum. Merhum Hamdullah Emin Paşa tüm mal varlığını eğitimde kullanmak üzere bir vakıf oluşturuyor ve vakfın başkanı da mülki idare amiridir diyor. Yani ben değil, benden önceki bütün kaymakamlar, benden sonraki kaymakamlar da bu görevi yürütecekler. Aynı zamanda Mahmutseydi Muhtarı, Mahmutseydi Mahallesi’nde bulunan Hamdullah Emin Paşa Okulu’nun müdürü ve bu üçünün yanı sıra İlçe Milli Eğitim Müdürü ve Büyükşehir Yasası ile Alanya Belediye Başkanı da ekleniyor. Ayrıca Sayın Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu bizim mütevelli heyetimizde. Bu makamlar bizim mütevelli heyetimizi oluşturuyor. Biz mütevelli heyeti olarak toplanıp karar alıyoruz ama vakfın tüm imza yetkisi Alanya Kaymakamı olarak bende. Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma Vakfımız var o da aynı şekilde mütevelli heyeti ile yönetiliyor. Belediye Başkanımız Osman Tarık Özçelik de seçimlerden sonra mütevelli heyetimize katıldı. Kendisi aynı zamanda Alanya Üniversitesi’nin mütevelli heyetinde yer alıyor. Bizim vakfımızın 89 taşınmazı mevcut ve bunların 61 tanesi kiralık. Biz bu kiralamaları ihalelerle düzenleyerek yapıyoruz. Mal Müdürlüğü ve Milli Emlak’tan değer alıp herkese açık şekilde yapıyoruz. Mustafa Bey’de bizim vakfımızın avukatı. Bütün hukuki işleri de onunla yürütüyoruz” dedi.
KAYMAKAM ÜRKMEZER: ÖHEP KOLEJİ İLE HAMDULLAH EMİN PAŞA VAKFININ HİÇBİR BAĞI YOK
Kaymakam Ürkmezer açıklamasına şöyle devam etti, “Öncelikle Özel Hamdullah Emin Paşa Koleji’nin bizim vakfımızla hiçbir bağı yoktur. O kolej tamamen bizden bağımsız Cumhuriyet Eğitim Vakfı tarafından kurulmuş ve oluşturulmuş hiçbir bağımızın olmadığı bir okuldur. Alanya’daki diğer özel okullar neyse orası da bizim için aynı. İnsanlarda yanlış bir bilgi var. Bu okul vakfın okulu değil mi diyorlar. Evet, değil. Kurulduğundan beri değil. 1978 yılında vakıf kuruluyor ve ondan sonra o okul faaliyete geçiyor.  Tek bir şey var o da bizim ismimizi taşıyorlar. Onun da sebebi vakfımızın yerinde okul olmasıdır. Bu süreç aslında 2011 yılında Alanya’daki ilk üniversite olan Hamdullah Emin Paşa Üniversitesi’nin kurulması ile başlıyor. O zaman üniversiteyi kuran yine o zamanki mütevelli heyeti yani biziz. Bu üniversiteyi kurmak için hukuki ve idari olarak bazı şartlar var bunlar kolay değil. Üniversite kurmak için bazı mal varlıklarının olması gerekiyor. Bu konudaki yetkili olan Yüksek Eğitim Kurumu (YÖK) kısaca der ki; Üniversiteler kendilerini idame ettirecek kaynaklarını sağlamak zorunda. Onun için de kurucu vakfımız bazı mal varlıklarını üniversiteye veriyor. Zaten üniversite de vakfın olduğu için gelirini tahsis ediyor ve bir kısım harcamalarını da ödemeyi taahhüt ediyor.  O zaman hali hazırda bulunan Cumhuriyet Eğitim Vakfı ile bir sözleşme imzalanıyor. Orada deniyor ki; burası üniversiteye verildi, üniversite ile de siz kira sözleşmesi yapacaksınız. Bu sözleşmenin sonunda 11 yıl sonra buradan çıkacaksınız ve burası üniversite kampüsü olacak. Yani bu olay o zamandan belli ve bugünün bir olayı değil. Bu şekilde bir protokol ve kira sözleşmesi yapıyor. Kira da peşin alınarak üniversitenin inşasında kullanılıyor. Cumhuriyet Eğitim Vakfı da o zaman tamam diyor ‘10 yıl içerisinde kendimize bir yere bulacağız ve çıkacağız.’ YÖK’ün tüm denetlemelerinde de bu konu belirtilmiş durumda. 2016 yılında üniversite mütevelli heyeti kira süresi uzatılmayacaktır diye bir yazı yazıyor ve Cumhuriyet Eğitim Vakfı’na gönderiyor. Yani bir sözleşme var ve sözleşme bitince oradan çıkmayı taahhüt eden bir kurum var.”
ÜRKMEZER: ÜNİVERSİTELER YÖK KONTROLÜNDE 
Üniversite için kampüs kurulmasının çok önemli olduğunu vurgulayan Kaymakam Ürkmezer, “Bütün üniversiteler YÖK denetiminde ve kontrolündedir. Üniversitenin hoca alıp almayacağı, öğrenci alıp almayacağı, kaç öğrenci alacağı, hangi bölümleri açacağı, harcadığı paralar, aldığı gelirler hepsi YÖK’ün birebir denetimine tabidir. Burası da bir üniversite olduğu için YÖK sana yeni bölüm açmaya izin vereceğim ama sen verdiği taahhüttü yerine getirecek misin ve ÖHEP’in olduğu yeri kampüs yapacak mısın? Şu an okul taşınmadığı için bölüm açılamıyor. Biz iki üç yıldır Cumhuriyet Eğitim Vakfı’ndaki arkadaşlarımızla devamlı olarak görüşüyoruz. Milli Eğitim Müdürümüz zaten hep görüşüyor ve bunları da söylüyoruz. En son olay ise 2023 yılının sonunda YÖK yine dedi ki üniversiteye bölüm açmak için ÖHEP’in tahliye edilmesi gerekiyor. Biz de taşın altına elimizi koyduk gittik dedik, size arsa bulalım, okul bulalım, yer bulalım. Bize beraber hareket edelim tamam dediler. Tahliye taahhütnamesini onlarla imzaladık. Biz o taahhütnameyi verdik ve YÖK bize bölüm açabilirsiniz dedi. Sadece tahliye taahhütnamesi bile izin almamıza yetti. Arkasından görüşmeleri hızlandırdık ve çok görüşmeler yaptık ama son geldiğimiz noktada biz görüştükten iki gün sonra yapılan böyle bir açıklama ile karşı karşıya kalmak bizi üzdü. Açıklamanın neresinden tutsan elinde kalacak bir açıklama. Çünkü biz görüşmeye devam ediyoruz. Bu şu demek; biz masadayız, benim masayı yıkıp kalkmam demek. Hiç hoş değil çünkü yıkılan masanın bu tarafından Belediye Başkanı, Kaymakam oturuyoruz. Biz kolejin arsasını üniversiteye veriyoruz. Üniversite de bizim vakfımızın olduğu için yine vakfın malını korumuş oluyoruz.” dedi.
BAŞKAN ÖZÇELİK: YÖK’E YAPILAN ÜNİVERSİTE KURULUM TAAHHÜTNAMESİ’NDE KAMPÜS OLACAĞI BELİRTİLDİ
Alanya Belediye Başkanı Osman Tarık Özçelik ise, “1 Eylül 2022’de bitecek sözleşmenin biteceği 2016 yılında kendilerine bildirildi. 2016 yılından bugüne kadar tam 4 kez resmi yollardan da bildirildi. Bu sözleşmenin uzatılamayacağı bakın uzatılmayacağı değil uzatılamayacağı söylendi. Çünkü bu üniversitenin belli bir öğrenci sayısına ulaşması gerekiyor, bunun önündeki engel öğrenci sınıflar ve öğrenci başına istenen metrekareye ulaşılması. 11 sene önce taahhüt edilen işlemi yerine getiremiyoruz, getiremeyince YÖK bize yeni bölüm vermiyor, bölüm vermeyince sayımızı yukarıya çıkaramıyoruz. Kendilerine ben üniversite mütevelli heyeti üyesi olarak yer aldığı toplantılarda bunu defalarca da söyledik ama talihsiz bir açıklama yapıldı. Bu açıklamanın iki gün öncesinde de bir toplantı yaptık ama sonra böyle bir şeyle karşılaştık. YÖK’e yapılan üniversite kurulum taahhüdünde burasının kampüs yapılacağı vardı. Bize noter huzurunda burayı boşaltmak için taahhütname de verdiler. Biz üniversite mütevellisi olarak yapmak zorunda olduğumuz tahliye davasını açtık. Hiçbir dava sonucu yok diyorlar evet dava bitmemişti ama dava aslında Aralık ayında verdikleri taahhütname ile bitti. Bir davayı kabul edere ve noter huzurunda tahliye taahhütnamesi verirseniz o dava bitmiş demektir. Dava konusu yok demeleri doğru değildir.” diye konuştu. 
BAŞKAN ÖZÇELİK: VAKIF YER SATMADI
Üniversite ve üniversitenin malları ile ilgili de açıklama yapan Başkan Özçelik, "Üniversite nereye satıldı gibi söylemler çıktı. Bir vakıf var olan malını mülkünü satabilmesi için mahkeme kararı alması lazım. Hamdullah Emin Paşa Vakfı bugüne kadar ne tek bir yerini satmıştır ne de satmak için mahkemeye başvurmuştur. Öyle bir şey yoktur. Alanya Üniversitesi kapandığında üniversitenin tüm malı mülkü Akdeniz Üniversitesi’ne geçecek. Orası da hazinenin yani dolayısıyla hazineye geçecek. Bizim derdimiz hem var olan üniversitemiz kapanmasın, hem de vakfa ait tüm mal varlıklarının korunması. 30 kişinin kaprisi ile ne üniversite kapanır, ne kolej kapanır, ne de vakfın malları gider. Ben belediye başkanı olarak imarla ilgili her şeyi yapıyorum. Elimizden gelen yardımı koleje yapalım diyoruz ama karşılığında kolej kapanmasın üniversite kapansın deniyor. Bir sene sonra kolej de kapanacak. 30-35 kişilik mütevellinin kaprisi koskoca vakfın mallarının hazineye geçmesine izin veremeyiz" şeklinde konuştu.
KAYMAKAM ÜRKMEZER: ÜNİVERSİTENİN SADECE İŞLETMESİNİ VERDİK
Üniversitenin devriyle ilgili de bilgilendirme yapan Kaymakam Ürkmezer, “Herkesten gizli gibi bir beyanları oldu. Üniversite devri ile ilgili ama biz basın açıklaması ile bunu zaten açıklamıştık. Biz üniversitenin büyümesi ve gelişmesi için dışarıdan destek almamız gerektiğine karar verdik. Alanya’daki tüm siyasi partilerle gittik görüştük ve anlattık. Bizim böyle bir niyetimiz var sizin Alanya içinde bunu yapacak, bu şartları sağlayacak birisi varsa getirin görüşelim anlaşırsak onuna birlikte yürüyelim dedik. Ticaret Odası ve diğer STK’lar ile görüştük, onlara da anlattık ve onlara da Alanya’dan böyle birisi varsa görüşelim dedik yine kimse çıkmadı. En son Alanya’daki özel okul sahipleri ile görüştük, her türlü iş birliğine hazırız sizden haber bekliyoruz dedik ama hiç kimse kabul etmedi. O kendi ticaret anlayışları bir şey diyemem. Buna Özel Hamdullah Emin Paşa Vakfını işleten Cumhuriyet Eğitim Vakfı da dahil ama kimse istemedi. Birkaç kişi geldi oturduk konuştuk ama bizim şartlarımız belliydi ve anlaşamadık. Bizim ilk önceliğimiz üniversitenin Alanya’da kalmasıydı. En son bizim için önemli bir ortak olan Golden Gateway Şirketler Grubu ile görüştük ve ortak bir paydada buluştuk. Bir oteliniz olduğunu düşünün oteli kiralıyorsunuz ama otel yine sizin yani sadece işletmesini verdik. Üniversite yönetiminde yine biz varız. Sayın Belediye Başkanımız üniversite mütevelli heyeti üyesi ve onu şirket değil biz atadık. Şirkete dedik ki sen bu üniversiteyi büyüt, hiçbir şeyi satamazsın, kiraya veremezsin, rehin veremezsin. O şekilde iş birliği yaptık. Üniversite onların belli bir para koyması, borçlarının ödemesi, giderlerini karşılaması, bizim aktardığımız kira gelirlerinin çoğundan feragat etmesi ve tüm işletme giderlerini şirket karşılayacak üniversite büyüyecek ve kendi kendini döndürür hale gelecek. Biz üniversiteye harcadığımız parayı da Alanya’daki çocukların eğitimine harcıyoruz. Vakfın kuralı da bu zaten.” dedi.
BAŞKAN ÖZÇELİK: BİZİM İSTEĞİMİZ ÜNİVERSİTEMİZİN BÜYÜMESİ
Başkan Osman Tarık Özçelik, "Yan tarafta 4 bin 5 bin metrekare bir üniversite arazisi var. Şirket oraya ikinci üniversite binasını yapacak ve bu mal vakfın olacak. Onların yapacağı her türlü inşaat, kampüs alınan her bilgisayar vakfa ait. Jandarmanın oraya üniversite vakfı tarafından daha küçük bir kampüs yapılacak o da vakfın olacak. Bu şirket sadece üniversiteyi işletecek. Bizim istediğimiz üniversitenin büyümesi ve sonuçta vakfımızda kalması. Türkiye’deki üniversitelerin tamamı para kazanıyor ama Alanya Üniversitesi kazanamıyor. Nedeni ise öğrenci sayısının düşük olması. Burasının para kazanması için iki bin öğrenciye ulaşması gerekiyor. Bu sayıya ulaştığı zaman üniversite tüm masraflarını karşılıyor vaziyete gelecek. Ben bundan 9 yıl önce mütevelli heyetine geldiğimde, hazırladığım borç listesini bilgisayarımdan yazdıramadığım için tüm samimiyetimle söylüyorum A4’leri bantla yapıştırdım iki masa boyu uzunluğunda borç vardı. O günden 2022 yılına geldiğimizde biz bu şirketle işletme sözleşmesi yaptığımızda Türkiye’de banka borcu olmayan, bankaya kredi borcu olmayan, öğretmenine borcu olmayan kasasında da sembolik bir para olan bir üniversite haline geldi ve Türkiye’de bu şekildeki tek üniversiteydi. İkincisi yok. Bu parayı nasıl ödediniz derseniz sağ olsun Alanya’da eğitime gönül vermiş insanlar var. Bağışlarla tasarruflarla buraya kadar geldik. Hocalarımızın maaşları da dahil olmak üzere büyük tasarruf ettik. Üniversitenin devamını sağlamak için de ekonomik anlamda desteklenmesi lazımdı. Siz de basın arasından bir kişiyi belirleyin üniversite mütevellisine alayım ve işlerin nasıl yürütüldüğünü tüm şeffaflıkla siz de görün.” dedi. Başkan Özçelik üniversitenin adının şirketle değil, 2020 yılında şirketle anlaşmadan 2 yıl önce değişmesi için YÖK’e başvuru yapıldığını da belirtti. 
KAYMAKAM ÜRKMEZER: VAKIF BEYTÜL MALDIR. BUNU KORUMAK BİZİM GÖREVİMİZDİR
Kaymakam Ürkmezer Cumhuriyet Eğitim Vakfı’nın yaptığı açıklamaya çok üzüldüklerini belirterek, “Biz ÖHEP Koleji’nin taşınması için 3 yer gösterdik. Biz yardımcı oluyoruz ama 8 yıl önce kendilerine söyledik. 8 yılda bir sürü yer bulabilirlerdi. Biz Alanya’daki hiçbir okulu ayırt etmiyoruz ve oranın da kapanmaması için yardımcı olmaya çalıştık. Üstelik bizim vakıf olarak ÖHEP Koleji ile hiçbir bağımız yok. Biz kuruluşumuz gereği kar amacı güdemeyiz, kar edemeyiz. Biz tüm geliri eğitime, sağlığa yani kamuya harcıyoruz. Ben 4 yıldır bir simit parası almış değilim. Bizim hiçbir mütevelli heyetimiz 1 Lira dahi almadı. Bu görüşmeler için Ankara’ya defalarca gittim ama kaldığım otelin yediğim yemeğin parasını bile kendim ödedim. Vakıf beytül maldır. Bunu korumak bizim görevimizdir. Vakıf bedduası denen bir şey var. Bizim oradan hiçbir çıkarımız yok, huzur hakkı dahi almayız. Osman Başkanımız hiç para almadı hatta üstüne bugüne kadar bir ton para veriyordu şimdi mütevelli heyetine de girdi kendisi. Bizim tek amacımız üniversitede kolejde kapanmasın ve vakfın mallarını koruyalım.” dedi.
Milli Eğitim Müdürü Yusuf Yılmaz’da ÖHEP Koleji’nin taşınması için her türlü imkanı sağladıklarını belirterek süreç hakkında kamuoyunu bilgilendirdi.

Editör: Kerim Toksöz