Havaların ısınması ile birlikte Alanya her yıl orman yangınlarıyla mücadele ediyor. Yanan alanların tekrar eski haline dönebilmesi ise uzun yıllar alıyor. Bu alanların yenilenmesinde bazı yerlerin kendi haline bırakılarak bazı yerlerin de kızılçam fidanları ekilerek yenilendiği aktarılıyor. Uzmanların üzerinde durduğu nokta ise ekolojik dengenin korunabilmesi için bilinçli fidan dikimi yapılması. Manavgat’ta 28 Temmuz 2021’de meydana gelen ‘Türkiye’nin en büyük yangını’ olarak kayıtlara geçen yangında 58 bin hektar orman alanı yanmıştı. Bölgenin yeniden ağaçlandırılması için çalışmalar sürerken şimdiye kadar yangın bölgesinde 5 milyondan fazla fidan dikilerek doğaya can verildi.
‘HANGİ AĞAÇ TÜRÜ ZARAR GÖRDÜYSE O TÜRDEN DİKİLMELİ’
Orman Mühendisleri Odası Batı Akdeniz Şubesi Başkanı Emin Demir, bir orman yangınında hangi ağaç türü zarar gördüyse aynı ağaç türünün ekilmesi konusuna vurgu yaparak, “Yangın çok büyük bir afet. Yangından sonra doğada o yöreye uygun neyse o dikiliyor. Ormancılar doğayı taklit ediyor, doğada hangi tür ağaç varsa öncelikli olan ağaç o çünkü oraya uyum sağlamış bir popülasyon var. Onları değiştirmek farklı sonuçlara neden olabilir. Bu sebeple aynı ağaç türünü daha bilinçli bir şekilde yerine tesis etmeye dikkat ediyoruz. Tabi öncelik hızlı gelişen ağaçlarda mesela kızılçam, 3 - 4 yıl sonra bakımla birlikte hızlı uzuyor ve güzel bir hale geliyor. 70 yaşa gelmiş ağaçlar kesiliyor, çünkü yaşlanmış oluyor. Yangında zarar görmüş bir bölgeyi, ekim tamamlandıktan sonra bakım ile birlikte 5-6 yıl sonra yemyeşil bir saha haline tekrardan tesis ediyoruz” dedi.