Başkanlık döneminde yaptığı çalışmalarla Sugözü suyunu Gazipaşa’ya getirdiklerini belirten CHP’li Özgenç, “2004 yılı ve ondan öncesinde Gazipaşa’da şebeke suyu Korubaşı Mahallesi’nde bulunan kuyulardan sağlanıyordu.  Bu kuyularımız çok sağlıklı değildi, sık sık sorunlarla karşılaşıyorduk. Su azalıyordu, bazen bitiyordu. O zamanlar ciddi sıkıntılar vardı. Bekir Akyol döneminde bu suyun Sugözü’nden getirilmesi için protokolü imzalanmış. 2012 yılında Gökçeler Barajı açılıncaya kadar Sugözü’nden karşılanmak üzere Gazipaşa Belediyesi’ne tahsis edilmiş. Proje ben göreve geldiğimde yarısına kadar tamamlanmıştı. Ben geldikten sonra ise kalan kısmın ihalelerini yaparak hattı tamamladık. Sugözü suyunun şebekelerle şehre verilmesini sağladım. Su şehre verildi ve sağlıklı bir şekilde kullanılmaya başlandı. 5 ve 6. katlara su basma derdinden kurtulmuş olduk. Sonra uzun yıllar boyunca Gökçeler barajı yapılmadı” dedi.

İÇME SUYU KAYNAĞINA KEPÇE SOKTU

CHP’li Cemburak Özgenç, Hüseyin Ayan isimli şahsın Sugözü kaynağı kepçe sokarak çalışma yapmak istediğini de hatırlattı. O dönem bir adım bile geri atmadıklarını belirten Özgenç, “O dönem, Hüseyin Ayan bizden habersiz halkın içme suyuna kepçe sokmuş. Orada eski bir elektrik santrali vardı. O santrali devraldığı gerekçesiyle buraya girmişti. Bizim müdahalemiz sonrasında gözaltına alındı, yurtdışı çıkış yasağı getirildi. Hüseyin Ayan isimli şahıs yasadışı bir şekilde Gazipaşa’nın içme suyuna göz dikmiş kişiyi, o zaman engelledik. Yasadışı bir şekilde içme suyuna kepçe sokarak halkın sağlığını bilinçsiz bir şekilde tehlikeye sokmuştu. Tabikii biz buna asla taviz vermedik ve hiçbir konuda uzlaşmadık. Tabi ki öncelik içme suyudur ve insan sağlığıdır. Biz de bu konuda doğru ve sert bir duruş sergiledik. Fakat daha sonra 2013 yılında 6360 sayılı Büyükşehir yasası devreye girince, suyun sorumluluğu tamamen Antalya Büyükşehir Belediyesi ASAT Müdürlüğü’ne devredilmiş oldu. Şimdi burada belediyemiz, ASAT gereken duyarlılığı gösterecektir diye düşünüyorum. Gazipaşa Belediyesi, Sugözü’ne kadar 25-30 kilometrelik yere çelik borularla su hattı döşedi. 2012 yılına kadar buradan su alacaktı, ondan sonra Gökçeler Barajı’ndan. Gökçeler barajı açılıncaya kadar su verildi. O günün koşullarında değerlendirilmişti. Şimdi koşullar değişti suyun kullanım yetkisi ASAT’a geçti. Dolayısıyla biz Gökçeler Barajı’ndan su almak zorunda filan değiliz. O günün koşullarında düşünüldü, fakat koşullar değişmiştir. O suyu vermek zorunda değiliz” dedi.

365 GÜN AKAN KAYNAK SUYU

Gazipaşa’nın içme suyunu karşılayan Sugözü’ne kimsenin el süremeyeceğini belirten Cemburak Özgenç, “Orada İller Bankası’ndan kredi alarak yapılmış önemli bir su hattımız var. Sağlıklı, temiz 365 akan bir kaynak suyumuz var. Biz neden Gökçeler Barajı’ndaki durgun halde ki bir sudan neden su alalım. Onun arıtması var mı? Neden bir dünya işçilik yapılsın, Bu su kamunun, devletindir.  Birileri elektrik üretmek istiyorsa gitsinler başka bölge de üretsinler. Yada bilemiyorum bunun bizim su kaynağımızla alakası olmadan başka bir yöntemi var mı? Suyun temizliğine debisine zarar vermeyen bir yöntem varsa o şekilde üretsin. Biz benim dönemim de bu konuda çok sert davranmıştık. Böyle bir şeyin düşüncesine dahi izin vermemiştik. Sugözü suyu canı pahasına Gazipaşa’nın koruması gereken bir sudur. Herkes bu suyu kullanmaktadır. Sugözü suyunun Gazipaşa’nın elinde gitmesi gibi bir durum söz konusu olamaz. Gözü dönmüş 3-5 kişiye Gazipaşa halkının suyu peşkeş çekilemez. Kimsede buna cesaret edemez. Benim dönemimde de hukuk önünde boylarının ölçüsünü almıştılar. Bu tartışmaya bile şaşırıyorum. Demek ki insanların gözü dönmüş. Bütün siyasi partiler açıklama da yaptılar” diye.

BU SAÇMALIĞI KİM İZİN VERDİ?

Sugözü kaynağına Hidroelektrik santrali için izin verilmesinin saçmalık ve Gazipaşa halkına ihanet olduğunu söyleyen Özgenç, “Tüm partilerimiz bu konuda duyarlı davranıyor.  Ben böyle bir şeye izin verileceğini düşünmüyorum. Sanırım orada eskiden elektrik üreten bir birlik, kooperatif var. Herhalde bu birlikte yasal statü olarak orada devam ediyor. Buna izin veren tabii ki de Enerji Bakanlığı, bu saçmalığa başka kimse izin veremez ki, belediye de karşı, bunu hangi parti olsa kesinlikle karşı çıkar. Kim suyunun kesilmesini ister, tabiî ki kimse istemez. Onun için bu siyaset dışında bir olaydır. Ama buna yetki veren enerji piyasası yetki kurumudur. Düşüncesizce önüne gelen her yere HES izni veriliyor. Tabii ki elektrik şart ama doğa denge ve kullanımı içinde barındırarak bu karar verilmesi lazım.  Ama birileri önüne gelene bu lisansları dağıtıyor. Sorumlular bakanlık düzeyindedir. Buradaki yerel iktidarın temsilcileri de bakanlıkları uyarmalıdır. Belki onlar bunu burada göz ardı etmiş olabilirler. Gazipaşa için ve Gazipaşalı için hayat meselesi olan bu suda asla böyle bir şey düşünülemez” dedi.

VERİLEN İZİNLERİ İPTAL ETTİRSİNLER

Özgenç, bu konuda en büyük görevin Ak Parti ve MHP İlçe başkanlarına düştüğünü söyledi. Gereken uyarıların yapılarak, verilen izinlerin iptal edilmesi gerektiğini belirten Özgenç, “Bu suyun kaynağına el atacak, debisini düşürecek bir durum varsa asla izin verilemez. ASAT’ın da bu davayı kazanacağını düşünüyorum. Tabi ki Gazipaşa Belediyesi de dahil olacaktır. Herhalde yargıçlarımız, sayın hakimlerimiz de hayati meselesi olan bu konuda halkın yanında olacaklarını düşünüyorum.  Bence sınırları zorlayan bir davranış sergilen ve tutum alınmışsa bu durum hukuk karşısına çıkmalıdır. Ama hukuken olduğu kadar da siyasetin iktidar temsilcilerinin, Cumhur ittifakı temsilcilerinin de bu konuda söylemleri ve destekleri yetmez. Bu konuda verilen izninde iptal edilmesi konusunda ciddi çalışmalar yapılması gerektiğini düşünüyorum. Ben Cumhur ittifakı temsilcileri olan, Sayın Ali Doğan ve Sayın Numan Terzi’nin de bu konuda belediyenin yanında yer alacaklarına adım gibi eminim” dedi.